100 yıl sonra yeniden Paris’te: Türkiye’nin en özel olimpiyatı

Hürriyet yazarı Banu Yelkovan bugünkü köşe yazısında, Paris Olimpiyatları’nın Türkiye için önemini anlattı.

İşte o yazı:

En büyük spor organizasyonu olan modern olimpiyatlar tam bir asır sonra doğduğu topraklarda… Fransızlar kadar bizler de çok heyecanlıyız. Olimpiyat Oyunları, tam 100 sene sonra Paris’e geri dönüyor. Bu, sadece Paris’in değil, Türkiye’nin olimpiyat katılımının da 100. yıldönümü. Bu yüzden herkes için özel, bizim için biraz daha özel bir olimpiyat bu. Paris 2024’ün bizim için sahada iyi mücadelenin yanı sıra, kürsüde farklı branşlardan gelen madalyalarda ilklerin oyunları olmasını umuduyla… Merhaba.

Modern Olimpiyat Oyunları’nın ve Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin kurucusu Fransız Baron Pierre de Coubertin, ülkesi 1800’lü yılların sonunda sosyal ve siyasal anlamda çöküş yaşarken, ülkenin kurtuluşunu, ülkenin gençlerini güçlendirecek, inançlarını sağlamlaştıracak, karakter ve bedenen sağlam bir eğitim sisteminde görmüştü. Peki, dünyada beden eğitimini zorunlu kılan ilk devlet adamı, bunu kâğıt üzerinde değil, stadyumlar ve spor merkezleri kurdurarak yapan kişi, halk evlerinin spor kollarını şahsen denetleyen, gencecik bir cumhuriyetin ilk gününden itibaren, temellerine sporu yerleştiren kimdi biliyor musunuz? Doğru tahmin, bu sorunun da cevabı Atatürk. 18 Ağustos 1923 tarihli hükümet programında, “Milli Eğitimin görevlerinden birincisi, çocukların eğitimi ve öğretimi; ikincisi, halkın eğitimi ve öğretimi; üçüncüsü, milli yıldızların yetiştirilmesi için gerekli araç-gereçlerin belirlenmesi ve sağlanmasıdır” yazıyordu.

2012’DEN SONRA KADIN SPORCU SAYIMIZ YİNE ERKEK SAYISINI GEÇTİ

O yüzden, cumhuriyetin ilanından sadece bir sene sonra, Avrupa’nın en güçlü devletlerine karşı yaptığı savaştan yeni çıkan genç Cumhuriyet’in oldukça sıkıntılı ekonomik duruma rağmen, bütçesinden bu konuya pay ayırması, sporun gelişmesi ve yaygınlaşması için katılımı önemli görmesi, bugün düşününce gözlerimizi dolduran önemli bir detay. 4 Mayıs-27 Temmuz 1924 tarihleri arasında düzenlenen o ilk olimpiyatımıza, 19 futbolcu, 11 atlet, 5 güreşçi, 3 bisikletçi, 2 halterci ve 1 eskrimciden oluşan bir kafileyle katıldık. Bu oyunlarda 54’ü kadın, 102 sporcuyla orada olacağız. Londra 2012 Olimpiyatları’ndan sonra ilk kez kadın sporcu sayımız, erkek sporcu sayımızı geçti.

BİZİM İÇİN İLKLERİN OYUNU OLSUN UMUDUYLA

Modern olimpiyatların kurucusu Parisli Baron de Coubertin, “Hayatta önemli olan zafer değil, mücadeledir; esas olan kazanmış olmak değil, iyi mücadele etmiş olmaktır” diyerek olimpiyatların ne demek olduğunu en başından belirlemişti. Bizim çıtamız da “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim” olarak çizildi. Paris 2024’ün bizim için sahada iyi mücadelenin yanı sıra, kürsüde farklı branşlardan gelen madalyalarda ilklerin oyunları olması umuduyla, merhaba.

MİLLİ OKÇULARIMIZ BUGÜN SAHADA

Herkes heyecanla cuma akşamını, tarihte ilk defa, olimpiyat stadyumu dışında, Seine Nehri üzerinde gerçekleşecek açılış törenini bekliyor olsa da olimpiyat oyunları aslında dün futbol ve ragbi müsabakalarıyla başladı.

METE GAZOZ DA MÜCADELE EDECEK

Yine açılış töreninden önce başlayan ve bizi yakından ilgilendiren bir diğer branş okçuluk. Elif Berra Gökkır, Ulaş Berkim Tümer, Muhammed Abdullah Yıldırmış ve Mete Gazoz’dan oluşan takımımız bugün sıralama turunda yarışacaklar. Kadınlar 10.30, erkekler 15.15’te sahaya çıkacak. Kadın futbolu ve hentbol da bugün başlıyor. Hentbol, erkeklerde ve kadınlarda son şampiyon olan ev sahibi Fransa için en önemli branşlardan biri.

MASKOT FRİGYA’DAN

Paris 2024’ün maskotu ‘Phyrges’, adını Frig’lerden alıyor. Bu başlık Anadolu’daki antik Frigya ülkesinden geliyor. Öne doğru kıvrılan sivri bir taç ile başa oturan yumuşak keçe başlık Fransız Devrimi sırasında özgürlüğün kırmızı şapkası olarak sembolleşti. Bu defa, Olimpik ve Paralimpik Oyunlar iç içe olacağı için bu sembolü ikili olarak göreceğiz.

PEKİ PARİS 2024 PARİS’TE Mİ?

Bu kulağa çok saçma gelen sorunun cevabı hayır, bütün müsabakalar Paris’te değil. Ağırlıklı branşlar Paris ve çevresinde olacak olsa da basketbolun ilk aşamaları Lille’de, futbol, futbolla öne çıkan güney şehirlerde, hatta sörf müsabakaları da okyanusun diğer yakasında Haiti’de olacak.

AÇILIŞ TÖRENİ STATTA DEĞİL SEİNE NEHRİ ÜSTÜNDE OLACAK

Yarın yerel saatle 19.30’da sporcular 94 tekneyle Seine Nehri’ndeki geçit törenine başlayacaklar. 18.30’dan itibaren Paris hava sahası her türlü uçuşa kapatılacak. 150 km çapında bir alanda, deyim yerindeyse kuş uçmayacak, iniş-kalkış yasak, üzerinden uçmak bile yasak. Drone uçurmak da yasak, keskin nişancılar havadaki her şeyi indirmek üzerinde kesin talimat almış durumdalar. Seine Nehri’nin üzeri ve altı sağlam bir kontrolden geçecek. 86 gemi güvenlik için nehrin üzerinde olacak, buna sporcuların geçit töreni olarak kullanılacak 94 tekne eklenecek. Suyun altı her türlü taramadan geçecek, ek olarak son dakikada yüzerek ulaşmaya kalkacaklar olursa diye fileler gerilecek.

FARKLI ÜLKELERDEN TAKVİYE EMNİYET GÜÇLERİ GELECEK

Saat 13.00’ten itibaren nehir boyunca, iki yakadaki giriş-çıkışlar 45 bin güvenlik görevlisi tarafından denetlenecek. Metro çalışmayacak. Araçla geçmek zaten yasak. Hatta Fransız güvenlik güçlerine farklı ülkelerden gelen polis güçleri de eklenecek. Açılış Töreni, geçit töreni tamamlanıp sporcular yerlerini aldıktan sonra, Trocadero’da saat tam 20.24’te start alacak.

patronlardunyasi.com

Author: Seher Alp

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir