Delos Adası Antik Kalıntıları Sular Altında Kalıyor: İşte Detaylar

Ege Denizi’nin ortasında bulunan Delos Adası, antik tanrılar Apollon ve Artemis’in doğduğu yer olarak bilinir. Ancak günümüzde, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan ada, deniz seviyesinin yalnızca bir metre üzerinde yer alıyor. Bu durum, adanın antik kalıntılarını tehdit ediyor. Fırtınalı günlerde dalgalar, antik tiyatronun taşlarını aşındırırken, eski yerleşim alanları mozaiklerle kaplı olarak sular altında kalma tehlikesiyle karşı karşıya.

Fransa Atina Okulu’ndan Arkeolog, Ada Üzerindeki Değişimi İnceledi

Delos Adası üzerinde 30 yıldır araştırmalar yapan Fransa Atina Okulu’ndan arkeolog Veronique Chankowski, adadaki değişimleri yakından takip ediyor. Chankowski, şu ifadeleri kullandı: “Bazı kalıntılar artık su altında ve deniz, adanın içlerine doğru 20 metre ilerlemiş durumda. Her gün adanın daha da yok olduğunu gözlemliyoruz.” Apollon Tapınakları ve Taş Aslanlar Terası gibi tarihi yapılar da sular altında kalma riskiyle karşı karşıya.

İklim Bilimcilerden Uyarı: Deniz Seviyesi Yükseliyor

World Human Forum’un Alpha Mission – Delos 2025 Konferansı’na katılan iklim bilimci Hans Joachim Schellnhuber, yüzyıl sonunda deniz seviyesinin 2 metreye kadar yükselebileceğini, uzun vadede ise bu rakamın 10 ila 20 metreye kadar çıkabileceğini belirtti. Bu durumda, Delos Adası’nın büyük bir bölümünün sular altında kalması bekleniyor.

Çevre Mühendislerinden Çözüm Önerileri

Güney Kaliforniya Üniversitesi’nden çevre mühendisi Costas Synolakis, adayı korumak için deniz duvarı inşa edilebileceğini ancak bu çözümün sürdürülebilir olmadığını belirtiyor. Synolakis, “Kalıcı bir çözüm için karbon salımlarının durdurulması gerekiyor. Duvarlar inşa etmek geçici bir çözüm olabilir” diyor. Ancak hala, CO2 salımları azaltılsa bile deniz seviyesinin yükselmeye devam edeceği bildiriliyor.

Yenilikçi Çözümlerle Geleceğe Yönelik İnşaat Projeleri

Schellnhuber, karbon emisyonlarını azaltmak için beton ve çelik yerine sürdürülebilir malzemelerin kullanılmasını öneriyor. Ahşap ve bambu gibi doğal malzemelerle yapılan yapıların atmosferden karbon emebileceğini söyleyen Schellnhuber, bu sayede inşaat sektörünün dönüşebileceğini ve iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir rol oynayabileceğini vurguluyor.

Yunanistan’da ‘Hayalet Köyler’ çoğalıyor

Delos Adası’nın Kaderi Belirsizliğini Koruyor

Delos Adası’nın geleceği belirsiz olsa da, adadaki arkeologlar kayıt altına alma çalışmalarını sürdürüyor. Chankowski, “Ada sular altında kaldığında neler yapabileceğimizi bilmeliyiz. Tüm bu süreçleri dökümante etmek önemli” diyerek adadaki araştırmaların devam ettiğini belirtiyor. Şu anda sadece arkeologlar ve görevliler için açık olan ada, tarihin sularla yeniden anılmasının simgesi haline geliyor.